Huna - Nedir

Hawaii'li kahunaların bilgeliğine dayanan bir metafizik teorisidir.

Huna

Huna iyileşme ve ruhsal gelişim için zihin gücünün kullanılabileceğini iddia eden ezoterik bir Polinezya teorisidir. 1920 yılında hunayı tekrar keşfeden Max Freedom Long, hunayı din, psikoloji ve psişik içerdiği için dini bir psikoloji sistemi olarak tanımladı. Huna ile ilişkilendirilen belirli öğretiler ve gelenekler adadan adaya değişir. Bununla birlikte herkes, insandaki üç ruh veya zihin kavramına inanmaktadır. Huna’ya göre tam bir insan üç ayrı zihnin ikisinden oluşur. Bunlar bilinç seviyesinin altında olan "düşük benlik” ve bilinçli olan "orta benlik”tir. Orta benlik diğer insanların kişilik olarak algıladığı şeydir. Üçüncü ruh veya zihin olan yüksek benlik vücudun dışındadır. Her bir birey fiziksel vücutlarının bir kopyası olan şeffaf bir gölgeye sahiptir. Bu gölgeye aka adı verilir. Aka üç benliği birbirine bağlayan bir modeldir. Bu model, bireyin diğer kişi veya objeler ile bağlantı kurabilmesi için yapışkan ve uzayan bir niteliğe sahiptir.   Kişi bir şeye dokunduğunda, baktığında veya hatta bir şey düşündüğünde akadan gelen bir ip veya kordon bu şeye dolanır ve kişi ile diğer kişi veya şey arasında bir enerji kanalı kurar. Hastalıklar bilinç ile aka modeli arasında bir bozukluk olduğunda ortaya çıkar.

Üçüncü zihin veya benlik olan yüksek benlik Tanrı değildir; kişinin Tanrı ile arasındaki ilahi bağdır. İdeal olarak, insandaki bu üç benlik veya zihin birbirleri ile devamlı bağlantı içinde olmalıdır. Düşük benlik, orta benlik ile yüksek benlik arasındaki iletişim bağıdır; benliklerden doğrudan bilgi alır ve duyguların var olduğu yerdir. Düşük benlik kısıtlı gerekçelendirme yetisine sahiptir ve programlama yanlış veya olumsuzsa, olaylara daha önceki programlar temelinde tepki gösterir. Korku, öfke veya olumsuz programlamanın düşük benlikte neden olduğu tıkanmalar yüksek benlik ile olan iletişimi böler.

Kahunanın işlevi bu tıkanmaları açmaktır. Kahunalar kişi, obje, yer ve durumlar arasındaki uyumu sağlamak amacıyla telepati, ritüel, masaj, vücut ovma, bitkiler; sınırlı inanışlar ve korkuları zihinden temizlemek için hayal, kalana hulaadı verilen meditasyon hareketleri ve birçok diğer kişisel gelişim teknikleri gibi farklı teknikleri kullanırlar. Kişisel gelişim tekniklerine, ilişkileri dengelemek için danışma ve meditasyon anlamına gelen Ho’oponopono örnek verilebilir.

Üç zihin veya benlik mana adı verilen ince bir enerji formunu alır. Mana aka’da saklanır. Düşük benlik, gıdalardan enerji alır ve manaya veya temel yaşam enerjisine dönüşür. Mananın iyileştirici kanalı olarak hizmet eden kahunalar, kişinin manasını arttırmak için nefes alıp verme tekniklerini kullanır. Temel nefes alma teknikleri derin nefes almayı, bu nefesi tutmayı ve manayı vücutta iyileşmeye ihtiyacı olan bölgelere, ellere veya kristal veya tılsım gibi bir maddeye iletmeyi içerir. Kişinin manası doğru yaşam ile de arttırılabilir. Huna olumlu yaşamanın, düşünmenin ve diğerlerine zarar vermemenin önemini vurgular.

Huna pratisyenleri aynı zamanda yaşama şekillerinin herkese açık olduğunu ve herkes tarafından uygulanabileceğini belirtirler. Tüm insanlar hunayı uygulamak ve faydalarından yararlanmak için gerekli temel kapasiteye sahiptir yani huna olağandışı psişik güçlere sahip olmayı veya ufak bir "seçilmişler” grubuna dahil olmayı gerektirmez.   
Huna pratisyenleri, öğretilerinin antik ve ilahi olduğuna inanırlar. Bununla birlikte, aslında modern kökenlerinin olduğunu iddia eden bir azınlık da bulunur. Hawaii dilinde "huna”, "sır” veya bu öğretilerin gizli tutulması geleneği nedeniyle "gizli” anlamına gelir. Ayrıca kelimenin, "sır tutan papaz” veya öğretmen olan "kahuna”dan alındığı da söylenir. Huna geleneksel bir biçimde, yazıdan çok sözlü olarak veya grafikler ile nesilden nesile aktarılmaktadır. Huna 19. yüzyılda Hristiyanların Hawaii adalarına gelmeleri ile yasaklandı. 1945 yılında Huna Birliği’ni kuran Max Freedom Long, huna bilgilerinin dilini çözmek için yıllar harcadı. Long 1920 yılından, yaşama veda ettiği 1971 yılına kadar huna ile ilgili sekiz kitap yayımladı. Polinezyalı olmayan bir kahuna olan Serge Kahili King 1971 yılında Huna Enternasyonal Düzeni’ni (One Order of Huna International) kurdu.
Hunanın, destekleyicilerine göre faydaları şunlardır: 
  • Psikolojik olarak eksiksiz bir insan olmak
  • Mali ve sosyal konular da dahil olmak üzere kişisel problemleri çözmek
  • Fiziksel, duygusal ve ruhsal enerji seviyesini arttırmak
  • Günlük yaşamın gerekleri ve stres ile daha etkili bir şekilde baş etmek
  • Kendini ve diğerlerini iyileştirme yetisini elde etmek
  • Kişisel hedeflere ulaşmak için mana (yaşama gücü) biriktirmeyi öğrenmek
  • Ruhsal olarak olgunlaşmak
  • Kişinin geleceğini değiştirmek
Huna, 2000 yılından itibaren önemli fiziksel rahatsızlıklara karşı onaylanmayan bir terapi olarak düşünülmektedir ve kanıtlanan tıbbi tedavilerin yerine kullanılmamalıdır. Hunanın genel sağlık hissini artırdığı ve bu nedenle kişide ciddi rahatsızlıkların bulunması halinde diğer iyileştirme teknikleri ile birlikte kullanılması gerektiği söylenir.
Hunanın bilinen herhangi bir fiziksel yan etkisi bulunmamaktadır. Sistemin sadece olumlu şeyler ile ilgili konuşma, başkalarına hizmet etme ve onları incitmeme üzerine yaptığı vurgu, kişinin yaşamında olumlu etkilere yol açabilir. Ayrıca Huna Birliği, hunanın diğer dinlerden, bağlantılardan veya inanç sistemlerinden vazgeçmeyi gerektirmediğini belirtir. Bu anlayış birbiriyle çelişen inançların neden olduğu duygusal stres ihtimalini azaltır.  
Hunanın iyileştirici yöntemleri tıbbi araştırmalar ile kanıtlanmamıştır. Bununla birlikte tıp pratisyenleri faydaların plasebo etkisi nedeniyle ortaya çıktığını bildirirler. 

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye