Kanserin Önlenmesinde Bakteriler, Su, Lif, Koenzim Q10 ve Omega-3

CoQ10 aynı zamanda ubikinon olarak da bilinir ve kinon adlı parlak renkli bir madde ailesindendir.

Koenzim Q10
CoQ10 aynı zamanda ubikinon olarak da bilinir ve kinon adlı parlak renkli bir madde ailesindendir. Bunlar doğada bol miktarda bulunur çünkü enerji üretmek için oksijen kullanan canlılarda gerekli maddelerdir. Vücut kendi koenzim Q10’unu oluşturabilir ancak genellikle yaşlanmayla üretim miktarı düşer ve beslenmeyle almanın önemi artar, özellikle de yaşlı kişilerde. Balıkta, özellikle sardalyede, soya fasulyesinde, üzüm çekirdeği yağlarında, susam yağlarında, fıstıkta, cevizde ve ıspanakta bol miktarda bulunurlar. CoQ10 vücudun antioksidan sisteminde büyük rol oynar. E vitamini, selenyum ve beta karoten ile birleştiğinde CoQ10 karaciğerde, böbreklerde ve kalpte serbest radikal hasarını azaltabilir. Kanser hastalarında bir diğer faydalı özelliği makrofaj aktivitesini artırmasıdır.

Omega-3 Yağ Asitleri
Bu yağlar vücuttaki tüm dokuların ve hücrelerin düzgün işlev göstermesi için gereklidir, kanser ve özellikle meme kanserini önleyebilirler. Balıkta, somonda, sardalyede ve keten tohumu yağında bulunurlar. 

Lif
Tam tahıllar, psilyum kabuğu ve diğer lif oranı yüksek gıdalar, kanser karşıtı bir diyetin önemli bir parçasıdır çünkü lif, toksinlerin sindirim kanalından hızlı bir şekilde atılmasına yardımcı olur. Eğer metabolik vücut tipiniz liflere tolere edebiliyorsa beslenmeye bol miktarda ve çok çeşitli tam tahılları katmak önemlidir çünkü farklı tam tahıllar farklı lif türleri içerir. Günde en az 25-30 gram lif tüketin, bu miktar tahıl, yemiş veya çekirdeklerin altı veya daha fazla porsiyonuna ve sebzelerin, bakliyatın veya meyvelerin beş veya daha fazla porsiyonuna denk gelir. 

Dost Bakteriler
Asidofilüs, Laktobasilli adlı dost bakteri grubunun (probiyotikler) en sık rastlanan türlerindendir. Bunlar doğal bir şekilde bağırsakta çoğalarak sağlığını desteklerler. Sağlığı güçlendiren birçok fonksiyonlarının arasında tümörlere karşı doğrudan aktivite göstermeleri, kanserojen kimyasalların oluşumunu önleyerek veta detoks ederek kanseri önlemeleri, kolesterol seviyelerini düşürerek kansere direnci artırmaları, bağışıklık sisteminin yeterliliğini yükselten önemli B vitaminlerinin üretilmesine yardım etmeleri, muhtemelen patojenik olan bakteri veya mayaları yok etmeleri bulunur. Mesane kanseri geçirmiş 138 hasta üzerinde yapılan araştırmada 12 ay boyunca, günde üç kez 1 gram L.casei verilen hastalarda, plasebo verilenlere göre mesane kanserinin tekrar yaşanma oranı düşmüştür. Bir başka araştırma ise bir L. bulgaricus türevinin gelişmiş kansere sahip 100 hastada hayatta kalma oranını artırdığı gözlenmiştir. Bifidobacteria da kolondaki önemli dost bakterilerdendir çünkü hastalığa sebep olan mikropları baskılar. 

Su
Belediye suyunda bulunabilecek klor ve kurşun gibi kanserojen toksinlerden kaçınmak için saf, filtrelenmiş su içmek önemlidir. Çok iyi test edilmedikçe kuyu suyu da aynı tehlikeleri taşıyabilir. Çiftliklerden gelen böcek öldürücüler, endüstriyel toksin kalıntıları topraktan süzülerek su kuyularına karışabilir. 

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye