Daha çok bilinen gerilim tipi, migren tipi, küme tipi, alerjiye dayalı, travmaya dayalı ve dental baş ağrılarının yanında diğer baş ağrısı türleri şunlardır:
Göz Yorgunluğuna Bağlı Baş Ağrıları
Genellikle bilgisayar karşısında çalışmak veya yetersiz ışıkta okumak gibi, uzun süreli ve belli bir noktaya odaklanarak yapılan gözle çalışma durumunun yarattığı yorgunluğun tetiklediği göz yorgunluğuna bağlı baş ağrıları gözlerin, alnın ve yüzün iç taraflarında ve arkasında orta dereceli ve sabit bir ağrı ile karakterizedir. Her ne kadar genellikle kuru ve ağrılı gözler bu ağrılara eşlik etse de, bu baş ağrıları doğrudan gözlerle değil gözlerin etrafındaki kaslarla ilgilidir. Ancak Dr. Milne’nin belirttiği üzere sindirim bozuklukları ve kas-iskelet sistemindeki pozisyon bozuklukları da kronik stres gibi göz yorgunluğuna bağlı baş ağrılarının ortaya çıkmasında rol oynayabilir.
Sinüzal Baş Ağrıları
Yaygın düşüncenin aksine sinüzal problemler, baş ağrılarına en az neden olan sebepler arasında yer almakta olup baş ağrısı yaşayan tüm hastaların %2’sinden daha azını etkilemektedir. "Çoğunlukla, sinüs baş ağrıları olarak ifade edilen bu baş ağrıları gerçekte migren veya gerilim tipi baş ağrılarıdır çünkü sinüzal enfeksiyon geçiren birçok insan nadiren baş ağrısı yaşar,” diyor Dr. Milne. "Ancak bunlar gerçek anlamda sinüzal baş ağrıları olduğunda, sinüslerde veya alında, burunda ve elmacık kemiklerinde eziyet veren ağrılı bir baskı, hassasiyet ve şişme olarak hissedilir”. Sinüs enfeksiyonlarının zemininde, tedavi başlamadan önce araştırılması gereken bir maya enfeksiyonu yatıyor olabilir. Dr. Milne, sinüzal baş ağrılarına genellikle hafif ateş, yaşlı gözler, burundan veya boğazın arka tarafından gelen koyu ve renkli akıntı, aksırma ve koku duygusunun kaybolmasının eşlik ettiğini ekliyor.
Alışkanlığın Bırakılmasına Bağlı Baş Ağrıları
Dr. Milne’e göre kafeinin ve ilaçların bırakılmasıyla ilişkili olan baş ağrıları, başın her iki yanında hafif ve zonklayan bir ağrı şeklinde gelişir ve genellikle migrenler ve küme tip baş ağrıları kadar şiddetli değildir. Bu baş ağrıları kahvenin, alkolsüz içkilerin, belli çayların ve ilaçların (kilo kontrolü, soğuk algınlığı ve alerjiler, ağrı kesme, menstrüal destek ilaçları gibi) kullanılmasının neden olduğu kafein ve diğer bağımlılık yaratan madde etkilerinden vücut kendisini arındırırken meydana gelir. "Normalde bu baş ağrıları tüketim sonrası 12-24 saat içerisinde başlar, 48 saat içerisinde zirveye ulaşır ve madde yeniden vücuda alınmadıkça beş veya altı günlük dilimler genelinde kendi kendine kademeli olarak azalır.” diyor Dr. Milne. Ancak bu baş ağrılarını yaşayan kişiler genellikle problemin kafeinden veya ilaçlardan kaynaklandığının farkında değildir ve bu yüzden bundan kaçınmazlar ve bu da problemin nüksetmesine neden olur. Sık ilaç veya kafein kullanan kişiler için Dr. Milne bunların bir haftalık bir dilim genelinde kademeli olarak bırakılmasını tavsiye ediyor. Bu dilim sonrasında, aşırı kullanılan bu maddelerin yol açtığı baş ağrılarının tamamen kaybolması için birkaç haftanın geçmesi gerekebiliyor.
Zorlanmaya Bağlı Baş Ağrıları
Genellikle zararsız ve kısa süreli olan fiziksel zorlanmaya bağlı baş ağrıları, fiziksel zorlanma (ağır kaldırma, koşma veya cinsel ilişki gibi) veya pasif zorlanma (öksürme, aksırma veya kişinin bağırsaklarını zorlaması gibi) esnasında veya hemen sonrasında gelişen kısa ve zonklayıcı baş ağrılarıdır. "Her ne kadar aniden ortaya çıkmaları ve uç nitelik göstermeleri bu ağrıları korkutucu kılsa da, zorlanmaya bağlı baş ağrıları nadiren ciddi bir sağlık probleminin göstergesidir" diyor Dr. Milne.
Organik Baş Ağrıları
Her ne kadar tüm baş ağrılarının %2’sinden daha azını temsil etse de, organik baş ağrıları en ciddi baş ağrısı türüdür ve mutlaka standart bir baş ağrısı tanısının dışında tutulmalıdır. Beyin tümörleri, iç kanama, glokom, kabarmış ve hastalıklı kan damarları, hipertansiyon ve beyin enfeksiyonları gibi organik rahatsızlıkların tümü şiddetli baş ağrısı yapabilir. Dr. Milne’e göre tipik semptomlar arasında aniden başlayan baş ağrıları, inme, projektil kusma, konuşma veya kişilik değişiklikleri, yürüme zorluğu ve artan ağrı yer almaktadır. Bu semptomlardan herhangi birinin bulunması durumunda derhal doktora gidilmelidir.