Genital Siğiller - Tıbbi Tedavi

Genital ve anal bölgelerde çıkıntı şeklinde görülen, cinsel yolla bulaşan bir hastalıktır.

Genital Siğiller

Genital siğiller ya da condylomata acuminata aynı zamanda zührevi siğiller olarak da adlandırılmaktadır. Bu siğiller deri üzerinde, genital ve anal bölgelerde çıkan ağrısız, pembe ya da grimsi çıkıntılardır. Genellikle kümeler halinde bulunurlar. Genital siğiller çok bulaşıcıdır ve enfeksiyonu taşıyan biriyle cinsel temas sonucu geçerler.

Genital siğiller genel nüfus içerisinde en yaygın cinsel yolla bulaşan (CYB) hastalıktır. Değerlendirmeye göre 18 ve 45 yaşları arasındaki cinsel yönden aktif kişilerin yüzde 18’inde cinsel siğiller görülür. Buna karşın çalışmalar cinsel yönden aktif yetişkinlerin yüzde 40 kadarının genital siğillere neden olan virüsü taşıyabildiklerini göstermiştir. Genital siğillere neden olan virüslerin belli türleri aynı zamanda servikal değişimlere ve kansere de neden olabilir.

Diğer pek çok siğilde olduğu gibi genital siğiller de zaman içinde kendiliğinden iyileşebilir. Her ne kadar siğiller tek başlarına kanserojen olmasa da kadınlarda HPV enfeksiyonu sonraki servikal kanserler riskini artırıyor görünmektedir. Hastalığın yineleme ihtimali bütün tedavi metodlarında ortaktır.

Korunmanın tek güvenilir yöntemi cinsellikten kaçınmaktır. Kondom kullanımı çoğunlukla önerilir. Buna karşın kondomlar yalnızca sınırlı bir bölgeyi korur ve genital siğillerden tam bir koruma konusunda güvenilir değillerdir. Sünnet bazen gözle görülür siğillerin yinelemesini önlemektedir. 
Genital siğillere, vücudun diğer bölgelerindeki siğillere neden olan HPV virüsünün birkaç alt türü neden olmaktadır. Belirtiler virüse maruz kalındıktan sonra bir aydan altı aya kadar gelişim gösterebilir. Virüs bir kez bulaştığında enfeksiyonu geçiren kişinin vücudunda kalır. Siğiller görünmediğinde de bu durum geçerlidir. Gözle görülür siğillere ek olarak, belirtiler arasında etkilenen bölgede kanama, ağrı, koku, kaşıntı ve kızarıklık yer alır. Bu belirtiler siğiller olmadan da görülebilir ve siğiller de diğer belirtiler olmadan görülebilir. Stres, yinelenen ataklara katkıda bulunur.
 
Genital siğilleri saptamak kolay olmayabilir. Herhangi bir zamanda, tüm HPV enfeksiyonlarının en azından dörtte biri, enfeksiyonun vücutta uyku halinde olduğu ve siğil ataklarının ya da saptanan diğer belirtilerin bulunmadığı bir regresyon durumundadır. Buna ek olarak, vajinan derinlerinde, servikste ya da anüsün içinde ortaya çıkan siğiller tespit edilemeden kalabilir.
 
HPV, enfeksiyonu taşıyan biriyle, siğiller görünür olmasa da oral, anal veya genital temas sonucu geçer. Dikkatli davranılması gerekir çünkü virüs ayrıca yakın zamanda virüse maruz kalan nesnelerle de bulaşabilir. Bu nesneler arasında yıkanmamış ya da düzgün biçimde temizlenmemiş tıbbi malzemelerle birlikte iç çamaşırları, bronzlaşma yatakları ya da seks oyuncakları yer alır.
 
Genital siğillerin bulaşmasındaki risk faktörleri arasında şunlar yer alır:
  • Birden çok cinsel partner
  • Cinsel yolla bulaşan (CYB) bir başka hastalığın enfeksiyonunu taşımak
  • Hamilelik
  • Anal ilişki
  • Kişisel temizliğin zayıf olması
  • Aşırı terleme
Genital siğiller görünüm açısından çeşitlilik gösterir. Düz olabilecekleri gibi ahududuya da benzeyebilirler. Siğiller küçük, kırmızı ya da pembemsi yumrular oralar ortaya çıkar. Kümeler halinde on santimlik bir alanı kaplayabilir ve cinsel ilişkiye ya da çocuk doğumuna engel olabilirler. Siğiller sıcak, nemli dokularda büyürler. Kadınlarda cinsel organın dış kısımlarında, servikste ve vajina duvarlarında görünürler. Erkeklerde ise, idrar yolunda ve penisin gövdesinde bulunabilirler. Siğiller aynı zamanda anüsün etrafındaki bölgeye de yayılabilir.

Teşhis
Genital siğiller genellikle karakteristik görünümleriyle saptanır ve teşhis edilir. Hastanın cinsel öyküsü alınmalı ve cinsel yolla bulaşan diğer hastalıklar için testler uygulanmalıdır. Eğer servikal siğillerden şüpheleniliyorsa bir kolonoskopi muayenesi yapılabilir. Papanicolaou (pap) smear testi uygulanabilir ve doktor kanser şüphesini ortadan kaldırmak üzere siğiller için biyopsi isteyebilir.
Genital siğiller için herhangi bir tedavi mevcut değildir çünkü virüs bir kez vücuda girdiğinde yok edilemez. Siğillerin kendileri elektrokoter ya da lazer kullanılarak yakılabilir, kolayca alınmaları için sıvı nitrojenle dondurulabilir ya da cerrahi yollarla alınabilir. Topikal tedavi olarak podofilin reçinesi, trikloroasetik asit, interferon uyarıcılar, 5-Fluorourasil krem, bikloroasetik asit kullanılabilir. Bu ilaçlar birkaç haftalık tedavi gerektirmektedir ve cildi tahriş edebilirler. Hamile kadınların doktorlarını bu durumdan haberdar etmeleri gerekir, çünkü siğiller için kullanılan ilaçlardan bazıları fetüste anomalilere neden olabilir. Genital siğiller aynı zamanda kas dokularına ya da doğrudan lezyonlara interferon enfeksiyonuyla da tedavi edilebilir.
 
Ne yazık ki, tedavi rejimi ne olursa olsun, genital siğillerin yüksek bir yineleme oranı vardır. Birkaç kez tedavi sürecine ihtiyaç duyulabilir. Cinsel partnerlerin de teşhis ve tedavisi şarttır. Belli HPV türleri ve servikal kanser arasındaki bağlantı nedeniyle, enfeksiyonu taşıyan kadınların her yıl pap smear testi yaptırması gerekir.
Genital siğiller bulaşıcıdır ve bir doktorun denetimi altında değerlendirilmeli ve tedavi edilmelidirler. Geleneksel Çin tıbbı uygulayıcıları ya da bir akupunktur uzmanı muhtemelen karaciğeri temizleyecek ve bağışıklık sisteminin işleyişini güçlendirecek tedaviler önerecektir. Genel olarak tavsiye edilen homeopatik tedavi Thuja occidentalis (yaygın isimleri mazı ağacı, Kuzey beyaz sedir ve arborvitae ya da hayat ağacıdır) tentürünün doğrudan siğillere tatbik edilmesidir. Daha ileri tedavilerin hazırlanmasında bir homeopati doktoruna danışılmalıdır.

A vitamini, mazı ağacı (thuja), lomatium (Lomatium dissectum) izolesi ya da çay ağacı yağının doğrudan tatbik edilmesi siğillerin iyileşmesine ve atakların yinelemesinin önlenmesine yardımcı olur. Çay ağacı yağı dışında bu bitkiler, doğrudan tatbiklerine ek olarak ağız yoluyla da alınmalıdır. Aynı zamanda folik asit, A ve C vitaminlerinin eksikliğinin bu duruma katkıda bulunduğu da belirtilmelidir. Bu tür eksiklikler hastalığın anormal servikal hücrelere ve kansere ilerlemesi için risk faktörleri oluşturabilir. Bu nedenle de takviye yapılması önerilmektedir. Beta-karotenin çoğunlukla yüksek dozlarda A vitamini almanın alternatifi olarak önerildiği de belirtilmelidir.

Duygusal ve psikolojik faktörlere odaklanan tedavilerin siğil ataklarını azaltmada veya ortadan kaldırmada etkili olduğu kanıtlanmıştır. Hipnoterapi, stres azaltma ve gevşeme teknikleri de büyük oranda önerilmektedir.

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye