Kanserin Önlenmesinde Sebzelerin Önemi

Sarımsak veya içindeki bileşenler midede, kolonda, akciğerlerde ve yemek borusunda tümör oluşma riskini azaltabilir. Çin’de yapılan araştırmalara göre daha fazla sarımsak yiyen kişilerde mide kanserinin oranları önemli derecede düşmektedir.

Bu sebzenin bir bardaklık miktarında 4.5 gram lif mevcuttur. Sadece 45 kalori olan bir bardaklık miktarı antioksidan C vitamini ve beta karoten maddelerinin günlük önerilen dozlarından daha fazlasını sağlar. Brokolide sülforofan adlı bir madde bulunur ve araştırmalara göre bu madde farelerde tümörlerin büyümesini engeller.

 

Çin lahanası, lahana, hardal yaprakları, Brüksel lahanası, kırmızı turp ve turp karaciğerin detoks enzimlerini aktifleştiren bir tür flavonoid içerirler. Krusifer sebzelerde sülfür içeren bileşikler bol miktarda bulunur ve ayrıca antioksidan ve kanser karşıtı vitaminler içerirler. Beyaz kan hücrelerini ve sitokinleri düzenlerler. Beyaz kan hücreleri bağışıklık sisteminin askerleri, sitokinler ise elçileri şeklinde çalışırlar. Bu maddeler tüm bağışıklık hücrelerinin etkinliğini kontrol ederler. Bazı sülfür bileşenleri tiroit fonksiyonunu sınırlayabilir dolayısıyla bu sebzeleri pişirerek yemek en iyisidir.

Domateste likopen bulunur ve likopen domatese kırmızı rengini veren maddedir. Karotenoid adlı sebzelerde bulunan bir doğal pigment ailesinin mensubudur. Güncel araşırmalara göre likopen mükemmel bir antioksidandır, vücudu birçok dejeneratif hastalığı karşı koruyabilir. Bunların arasında prostat, rahim ağzı ve mide bağırsak kanserleri bulunur. Akdeniz diyetinin bir parçası olarak domatesin bolca tüketildiği güney Avrupa kökenli erkeklerde daha az domates tüketen Afrika-Amerikalı ve Asya-Amerikalı erkeklere göre prostat kanseri oranıçok daha düşüktür. Araştırmacıların raporuna göre aile geçmişinde prostat kanseri geçmişi bulunması bile likopenin koruyucu etkisini değiştirmemiştir. İlginç gerçeklerden biri işlenmiş domateslerin (örneğin makarna sosu gibi) taze domateslerden daha büyük bir koruyucu etkinin olmasıdır.

Çin tıbbında ve yemeklerinde sıkça kullanılan mantar, sağlığı ve uzun ömrü teşvik eder. Bağışıklık sistemini canlandıran bir etkileri vardır ve kanser riskini azaltırken, kalp sağlığını artırırlar. Shiitake mantarları üzerinde en çok araştırma yapılan mantarlardandır ve bağışıklık sistemini güçlendirdikleri, enfeksiyonu önledikleri ve kanseröz hücreleri nötrleştirdikleri görülmüştür.

Soya fasulyesi ve diğer bakliyatlar diadzein ve jenistein adlı, doğal olarak var olan fitoöstrojenleri içerirler. Bunlar vücutta östrojenin etkisini engelleyerek tümörlere bağımlı olarak büyüyen hormonların gelişmesini yavaşlatabilirler. Jenistein bazı onkojenlerin (kanseri başlattığı düşünülen kromozom genleri) aktivitesini önlerken antioksidan, östrojen karşıtı ve tümör karşıtı etkiye sahiptir.

Köri tozu, zerdeçal, sarımsak, zencefil, kırmızı biber, adaçayı, kekik, biberiye ve limon kabuğu, kanser karşıtı, bağışıklık sistemini canlandırıcı, antioksidan, kolesterol düşürücü ve genel olarak sağlığı iyileştirici etkilere sahiptir.