Renk Terapisi - Dikkat Edilmesi Gerekenler

Belli renklerin şifalı enerjileri harekete geçirdiği fikrine dayanan terapidir.

Renk Terapisi

Kromaterapi olarak da bilinen renk terapisi, belli renklerin şifalı enerjileri harekete geçirdiği fikrine dayanır. Terapi zihin ve bedeni tedavi etmek ve denge sağlamak için gökkuşağının yedi rengini kullanır. Renk spektrumu ışık enerjisinin farklı frekans ve dalga boylarından oluşur. Ayurvedik tıp renklerin enerjisini denge ve şifa sağlamak için kullanır. Renklerin belli şifa nitelikleri (örneğin kırmızı, enerji verici; mavi, teskin edici) telkin ettiği ve her renk tarafından üretilen titreşimlerin kişiyi dengelediği söylenir. Renk terapisiyle ilgilenen holistik hekimler genellikle renk spektrumunun yedi rengiyle vücudun çakralar olarak bilinen yedi özel bölgesi arasında bağlantı kurmaktadır.

Yogada, çakralar vücudun belli spiritüel enerji merkezlerini oluşturur. Renklerin terapötik etkisi temsil ettikleri çarka ile bağlantılıdır:
  1. Birinci (kök; ya da omurilik kökü) çakra: Kırmızı
  2. İkinci (sakral; ya da pelvis/kasık bölgesi) çakra: Turuncu
  3. Üçüncü (solar pleksus) çakra: Sarı
  4. Dördüncü (kalp) çakra: Yeşil
  5. Beşinci (boğaz) çakra: Mavi
  6. Altıncı (alın) çakra: Çivit
  7. Yedinci (taç) çakra: Mor
Renkler terapötik olarak sayısız şekilde uygulanabilir. Ayurvedik tıp uygulayıcıları hastalarının terapötik tonları dolayısıyla seçilen renkte giysiler giymelerini sağlar. Depresyon hastaları yükseltici ve enerji verici özellikleri dolayısıyla seçilen kırmızı ve turuncu giysiler giyebilir. Hastalar aynı zamanda tedavinin iyileştirici etkilerini artırmak için renk-filtreli ışık kaynağı ile ışık banyosu yapabilirler. Renk terapisinin Ayurvedik tıpta önerilen bir başka yöntemi ise suyu renkle tedavi etmek ve sonra ona yüklenen iyileştirici özellikler nedeniyle o suyu içmektir. Bu uygulama için bir bardak suyun etrafı ve üzeri renkli kağıt ya da renkli plastik bir örtü ile kaplanır ve bardak doğrudan gün ışığına bırakılır böylece su o rengin iyileştirici özelliklerini ve titreşimlerini soğurur.

Renkler belli sakinleştirici ya da iyileştirici etkiler elde etmek için çevresel olarak da kullanılabilir. Boya, duvar ve pencere uygulamaları, mobilyalar ve dekoratif aksesuarlar belli renk ailelerinden seçilebilir.

Kıyafetler iyileştirici özellikleri nedeniyle belli renklerde seçilebilir. Renk terapisi, terapötik etkiyi artırmak için hidroterapi ve aromaterapi ile birlikte kullanılabilir. Spalar ve holistik hekimler, şifalı esansiyel yağlar eklenmiş ılık ya da sıcak suyun ve renk terapisinde kullanılan parlak tonların yararlarını birleştiren renk banyoları ya da suları önerebilir.

Renkler farklı ışık frekanslarından oluştuğundan holistik hekimler bazen belli müzik ve ses terapisi türlerini de birlikte kullanabilmektedir. 49. Titreşimsel Teknik olarak bilinen benzer bir yöntem, renk spektrumu tarafından üretilen sessiz titreşimleri sesli karşıtlarına tercüme etmek için matematiksel bir formül kullanır. Görsel renkler ile sesli frekans karşıtları birleşince renk frekansının terapötik değerinin arttığı düşünülmektedir.
Renk terapisi kaynağını binlerce yıldır Hindistan’da uygulanan bir tıp türü olan Ayurvedadan alır. Ayurveda her bireyde evrenin beş temel elementin bulunduğu fikrine dayanır: toprak, su, hava, ateş ve eter (boşluk). Bu elementler bireyde o kişinin karakteri ve yapısına özgü belli bir oranda bulunur. Sağlıksız yaşam alışkanlıkları ya da dış güçlerin etkisiyle bu elementlerin dengesi bozulduğunda hastalık ortaya çıkar. Ayurvedik tıp bu dengenin yeniden kazanılması için spektrumda doğal olarak bulunan renkleri kullanır. Renk terapisi antik Mısır ve Çin’de de uygulanmıştır. Geleneksel Çin tıbbında (GÇT) her organ bir renge denk gelir. Qigong’da iyileştirici sesler, her biri sırayla belli bir organ ya da duyguya karşılık gelen bir renk ile özdeşleştirilmiştir. 
Spektrumun yedi renginden her birine belli bir şifa niteliği atfedilmiştir.
  • Mor: Mor aydınlanma, ifşa ve ruhsal uyanışı geliştirir. Holistik hekimler mor rengi hastayı sakinleştirmek, kasları gevşetmek ve sinir sistemini yatıştırmak için kullanır.
  • Çivit: Çivit mavisi de teskin edici ve sakinleştiricidir. Sezgileri güçlendirdiği söylenir. Çivit mavisi kanama ve çıbanları kontrol altına almakta faydalı olabilir.
  • Mavi: Mavi iletişim ve bilgiyi artırır. Toksinleri dışarı atar ve karaciğer bozukluklarını ve sarılığı tedavide kullanılır.
  • Yeşil: Renk spektrumunun ortasında yer almasından dolayı yeşil denge ile özdeşleştirilmiştir. Yeşil sakinleştiricidir ve Ayurvedik uygulayıcılar tarafından ülser tedavisinde kullanılır. Antiseptik, mikrop öldürücü ve anti-bakteriyel özellikleri olduğu söylenir ve bazen holistik renk terapistleri tarafından bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde kullanılır.
  • Sarı: Sarı bilgelik ve durulukla bir tutulan duyusal bir uyarandır. Sarı rengin antibakteriyel özellikler taşıdığı düşünülmektedir ve hem sindirim sisteminin hem de lenfatik sistemin uyarılmasında kullanılır.
  • Turuncu: Turuncu haz, coşku ve cinsel uyarım sağlar. Ayurvedik uygulayıcılar bakteriyel özellikleri olduğuna ve sindirim sistemi rahatsızlıklarını (örneğin gaz ve kramplar) yatıştırmada faydalı olduğuna inanır.
  • Kırmızı: Kırmızı enerjiyi, hareketi ve uyarımı artırır. Fiziksel olarak, kan dolaşımını iyileştirdiği ve kırmızı kan hücreleri üretimini artırdığı düşünülmektedir.
Herhangi bir tedavi uygulamadan önce, Ayurvedik tıp uygulayıcıları hastayı eksiksiz şekilde muayene eder ve "prakriti"sini (tabiatını) tespit etmek için hasta ile mülakat yapar. Prakriti kişinin ömrü boyunca değişmeden kalır. Tedavi için seçilecek renklere, kişide üç doshanın (vücut tipleri) dengesi veya dengesizliğine göre karar verilir. Kişinin mizacına ve vücut tipine karşılık gelen üç dosha -vata, pitta ve kapha- bulunur. İnsanların çoğu biri ağır basacak şekilde üç doshanın (tridosha) birleşimidir.

Bazı durumlarda, holistik hekimler hastanın aurasının fotografik bir görüntüsünü ya da hastanın elindeki elektrik sinyallerini okuyan özel bir kamera kullanarak kişisel enerji alanını kaydetmek isteyebilir. Kamera hastayı, vücudunun etrafını çevreleyen farklı renkler şeklinde görüntüler. Bu renkler hastanın özgün aura enerji yapısını saptamak ve bu auraya hangi tür renk terapisinin tamamlayıcı olacağına karar vermek üzere analiz edilir.
Renk terapisi her ne kadar gevşemeyi artırma, genel sıhhati düzeltme ve bazı bozukluk ve hastalıkların tedavisinde ek ya da tamamlayıcı terapi şeklinde etkili de olsa ciddi kronik ya da akut sağlık sorunları olan kişiler tedavi için yalnızca bu terapiye bel bağlamamalıdır. Herhangi bir kronik ya da akut sağlık sorunu olan kişi diplomalı bir tıp hekimine danışmalıdır.

Renk terapisinin yaygın uygulamalarının bilinen herhangi bir yan etkisi yoktur.
Ayurvedik tıp Hindistan’da binlerce yıldır yerleşik olan sağlam bir tıp uygulamasıdır. Buna karşın Birleşik Devletler’de tamamlayıcı bir uygulama olarak görülür. Yine de Ayurvedik spalar ve tıbbi uygulamaların sayısının artmasıyla son zamanlarda popülerliği giderek artmaktadır. Renk terapisinin yararları geniş ölçüde araştırılmamıştır ve halen alopatik tıp topluluğu tarafından bir yan tedavi olarak görülmektedir.

Eğitim ve Sertifikasyon
Renk terapistleri ya da Ayurvedik tıp uygulayıcıları olarak çalışan kişilerin özel bir sertifika ya da diploma almalarına gerek yoktur.

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye