Polarite terapisini Doğulu ve Batılı prensiplerin bütünleşmesi ve şifa teknikleri olarak Avusturyalı-Amerikalı bir kiropraktör, osteopat ve natüropat olan Randolph Stone (1888–1981) geliştirmiştir. Randolph Stone 1890’da Avusturya’da doğdu.1898’de ailesi ile birlikte ABD’ye göç etti. Bir yetişkin olduğunda pek çok tıbbi uygulama üzerine çalışmaya başladı ve çok geçmeden natüropati, osteopati ve kiropraktik şifa sanatları üzerine deneyim kazandı. Stone’un bilgi arayışı büyümeye devam etti. Çok geçmeden daha etkin şifa yöntemleri arayışı içinde, Kuantum Fiziği ve enerji alanları dahil olmak üzere fizik çalışmalarına yöneldi. Bu alanlarda daha çok bilgi edinmek için bütün ABD’yi dolaştı. Daha sonra Avrupa’ya döndü ve buradan da, farklı kültürlerin ezoterik sanatlarını araştırmak amacıyla Hindistan’a gitti. İnsanları enerji alanlarının sardığı inancı seyahatleri boyunca daha da büyüdü. Bu inanca göre bu alanlar zayıfladığında ya da bozulduğunda, bu durum hastalıklarla sonuçlanıyordu. Stone daha sonra polarite terapisini geliştirdi. Bu, insan enerji alanlarının beslenme, temas ve çevresel faktörler yoluyla manipülasyonudur. Stone polarite terapisi teorilerini geniş ölçüde, seyahatleri esnasında, çoğunlukla da Hindistan’da öğrendiği Ayurveda sistemindeki beş enerjiye dayanan ilkelerle şekillendirmiştir. Ayrıca kiropraktik, natüropati ve osteopati tıp tedavileri üzerine bilgilerini de kullanmıştır.
1947'de enerji alanları üzerine görüşlerini tartıştığı, Energy isimli ilk kitabını yayımladı. Bu çalışmasını, her biri polarite terapisini kapsayan diğer altı kitabı izledi. Bugün "The Physical Anatomy of Man" adlı eseri, ABD’de bütün şifa sanatlarının temeli haline gelmiştir.
Stone ABD’nin her yerinde dersler verdikten sonra, bir meditasyon topluluğuna katılarak Hindistan'a yerleşti. 1981’in Aralık ayında ise, 91 yaşındayken hayatını kaybetti. Stone, Hindistan’a seyahatleri esnasında kadim Ayurvedik felsefe prensiplerini keşfetti. İnsanın zindeliğinin temellerini öğrenmek için hayat boyu sürdürdüğü araştırmalar esnasında refleksoloji ve geleneksel Çin tıbbını da inceledi. Stone, polarite terapisini tanımlamak için kendi bilimsel ve tıbbi bilgisi ile birlikte yorumladığı Ayurvedik tıp prensiplerine gönülden bağlandı.
Tridosha denilen prensip sistemine dayanan Ayurveda felsefesine göre enerji, insan vücudunda beş organ ya da bölgede (beyin, kardiyopulmoner -kalp ve akciğerler- bölge, diyafram, ince bağırsaklar ve kalın bağırsaklar) merkezlenmiştir. Her ilgili organı ise beş hava ya da enerji formundan biri kontrol eder: beyni prana, kalp ve akciğerleri vyana, diyaframı udana, ince bağırsakları samana ve kalın bağırsakları ise apana. Bu beş enerji vücuttaki bütün yönsel hareketleri, her bir farklı hareket biçimini yöneten hava formu sayesinde, kontrol eder. Stone en sonunda, beyinde merkezlenen prananın ise vücuttaki kombine hareketleri kontrol ettiğini ortaya koymuştur. Prananın akışında herhangi bir engel ya da kısıtlama olması bütün vücudun sağlığını etkiler. Prananın kuvveti, vücuttaki gıda ve hava akışının yanı sıra diğer canlı varlıklarla etkileşimden ve beş duyu organıyla alınanlardan beslenir.
Stone hayatının çoğunu, insan anatomisi ve hastalıklar arasında prananın enerji akışına dayanan detaylı bir sebep sonuç ilişkisi tanımlamaya adamıştır. Daha da ileri giderek, elektromanyetik enerjinin, enerji kuvvetinin temeli olduğunu ileri sürmüştür. Akış modellerini tanımlamak için tıbbi Kadüse sembolünü kullanmış ve insan vücudu haritalarında enerji hareketini detaylı olarak tarif etmiştir. Polarite terapisi şema ve harita haline getirilmiş enerji akışlarına dayanır. Başlıca enerji modeli göbekten yayılan ve rahimdeki ceninin ilk enerji akışını tarif eden spiral hareketlerle tanımlanır.