Kablosuz çağın bir yurttaşı olarak görünmez bir kirlilik havuzunda yüzüyorsunuz. Elektromanyetik alanlar alarma geçmemiz gereken bir seviyeye yükseldi. Ama sağlığınızın kontrolünü tekrar elinize alabilirsiniz. Cihaz be cihaz, oda be oda çevrenizi detokslayın.
Tipik bir gününüzü düşünün: Eğer sizde birçok insan gibiyseniz güne kahve ve tost makinesinin önünde başlar, günü cep telefonunuzun alarmını kurarak bitirir, gün içinde de televizyon ile bilgisayar ekranı arasında gidip gelirsiniz. Türkiye bir cep telefonu cenneti ve hemen herkes uydu yayını kullanıyor, tek bir kafe kalmadı ki Wi-Fi dalgalarıyla sizi karşılamasın, zaten kafelerde genelde ilk sorduğumuz şey internet şifresi.
Hayatımızı değiştiren elektronik yenilikler, irili ufaklı, ama daha önce hiç benzeri görülmemiş bir miktarda bizi elektromanyetik dalgalara maruz bırakıyor. Görünmez kirlilik günde yirmi dört saat, haftada yedi gün etrafımızı çevreliyor ve vücudumuzun doğal enerji akışını kesintiye uğratıyor. Kimi uzmanlara göre bu kirlilik zehirlilik noktasına ulaştı ve yorgunluk, hassasiyet, zafiyet ve hatta hastalıklara yol açıyor. Cep telefonlarının halk sağlığına olumsuz etkileri hiçbir kuşkuya yer kalmayacak şekilde kanıtlansa bile, artık onlarsız bir dünya mümkün değil. Ama neyse ki bu bir kıyamet alameti olmak zorunda değil. Birkaç basit, akıllı önlem alarak kendinizi “elektromanyetik altı” olmaktan kurtarabilirsiniz.
1. Düşük Emisyonlu Alın
Cep telefonu alırken SAR oranına bakın. SAR, İngilizce Spesific Absorption Rate, anlamına gelir ki bu ölçü vücut tarafından emilen manyetik alan kuvvetini ölçer. Bu bilgi kullanım kılavuzunda olmalıdır, yoksa üreticiden isteyin.
2. Hoparlöre Alın
Cep telefonunu başınızdan uzak tutmak için yapabileceğiniz her şey antenle aranıza mesafe koyacağı için maruz kaldığınız manyetik alanın kuvvetini azaltır. Örneğin telefonu başınızdan yalnızca üç santimetre uzakta tutarsanız, orijinal dalga kuvveti yarı yarıya azalır. Altı santimetre uzakta ise altıda bire düşer. Mümkün olan her yerde telefonu hoparlöre alın veya kulaklık kullanın. Eğer çok telefon konuşması yapmak zorunda kalıyorsanız, bu önlem hayatınızı kurtarabilir.
3. Parmaklarınızı Çalıştırın
Mümkünse mesaj atmayı tercih edin. Mesaj elektromanyetik alana maruz kalma sürenizi azalttığı gibi telefonu başınızdan ve vücudunuzdan uzak tutar. Klavyeli bir telefon işinizi kolaylaştırabilir, ama göz kırpımlık sürede roman yazabilen gençlerimiz kadar başarılı olmayı tabi ki beklemeyin. Mesajı yazarken telefonu kucağınızda tutmayın. Telefonlarını pantolon cebinde taşıyan erkeklerin sperm canlılığı ve hareketliliğinin ciddi bir biçimde azaldığını gösteren sayısız araştırma mevcut.
4. Fişinizi Çekin
İhtiyaç yoksa internetten çıkmayı, hatta telefonu kapatmayı, kapatamıyorsanız, uçuş moduna getirmeyi alışkanlık haline getirin. Arama veya aranma, maile bakma dışında telefonu kullanmaya devam edebilirsiniz.
5. Kulak Değiştirin
Eğer telefonu başınıza dayamak zorundaysanız (kesinlikle tavsiye edilmiyor), telefonda konuşurken tek bir tarafın elektromanyetik dalgalara maruz kalma miktarını azaltmak için kulak değiştirin. Cep telefonlarının sürekli kullanımı artan beyin tümörleri ve kanserleriyle ilişkilidir. Bu kanserler genellikle telefonun başta dayandığı kısımda olmaktadır.
6. Dar Alanlarda Kullanmayın
Arabada cep telefonu kullanmayın. Neyse ki dikkat dağıtması yüzünden bu yasak artık. Ama asansörler, metro, tren, otobüs de dikkatli olmanız gereken yerler. Çünkü cep telefonunuz mesajı metalden geçirmek için daha yoğun çalışır ve enerji seviyesi artar. Sinyal daha kuvvetli olduğu gibi, araba veya asansör gibi metal kutular dalgaların sağa sola çarpmasına neden olarak bir rezonans odası etkisi yaratarak dalga yoğunluğunu arttıracaktır.
7. Sinyal Şiddetine Bakın
Sinyal zayıfsa veya arabada veya trende hızlı gidiyorsanız telefonu kullanmayın; telefon yeni bir antene bağlanmaya çalışacağı için enerji otomatik olarak maksimuma çıkar.
8. Kısa Tutun
İlk okul arkadaşınızla görüşmediğiniz on yıllarda neler olup bittiği sohbeti için cep telefonu uygun bir araç değil. Eğer telefon görüşmeniz uzun sürecekse, normal telefonu kullanın. Bir araştırmaya göre iki dakika sonra beynin elektrik aktivitesi en az bir saatliğine değişiyor. Eğer sadece cep telefonu kullanıyorsanız, normal bir hat almayı da düşünün ve cebi sadece gerektiği zaman kullanın. Unutmayın riski cep telefonunuza toplam maruz kalma süreniz düşükken bile beyin tümörü riskine giriyorsunuz.
9. Önce Ara
Arama yapılırken cep telefonu en güçlü sinyalleri gönderir. Bu yüzden arama gerçekleşmeden, yani karşı taraf cevap vermeden, telefonu kulağınıza götürmeyin.
10. Cebi Yataktan Uzak Tutun
Sakın ha sakın cep telefonu başınıza yakınken uyumayın. Elektromanyetik dalgalar sizin melatonin üretiminizi azaltır. Melatonin hücrelerinizin kansere ve diğer hastalıklara neden olan DNA hasarına yol açan serbest radikal canavarlarını ezen güçlü bir hormondur.