Hassas Plak: Kalp Hastalığının Birincil Nedeni

Vücut hassas plağa bir enfeksiyon gibi saldırır ve kapağa saldırıp, enflame hale getiren kan hücreleri gönderir.

Hassas Plak: Kalp Hastalığının Birincil Nedeni

Amerikan Kalp Birliği, 1998 yılında yayınladığı bir monografi ile kalp krizi ve felç vakalarının % 85'inin, arter duvarın içinde oluşan, kolesterol, protein ve kan hücrelerinin yumuşak bir formu olan hassas plak sebebiyle görüldüğünü açıkladı. Bulgulara hem konvansiyonel tıp dergileri hem de ana akım medyası genişçe yer verdi ve kalp hastalığının arteri tıkayan sert atardamar plağı sebebiyle olduğunu kabul eden geleneksel anlayış çürütüldü. Raporun geniş çaplı duyurulmasına rağmen çoğu konvansiyonel tıp uzmanı hala kalp hastalığının ikincil sebeplerine odaklanarak, birincil sebep olan hassas plak sorununu göz ardı etmektedir. Bu ikincil nedenler önemli olmakla birlikte, onları tek başına ele almak kalp hastalığını tedavi etmek ve önlemek için eksik bir yaklaşımdır, en kötü ihtimalle gereksiz ölüm ve fiziksel bozukluğa neden olabilir.

"Hassas plak çok kısa zaman önce mercek altına alındı'' der Dr. Gordon. "Son zamanlara kadar, genellikle geleneksel kardiyovasküler tanı testleri sırasında fark edilmemişti, çünkü arter duvarında hızlı bir şekilde oluşmakta ve dışarı çok az uzanmaktadır.” Öncelikli olarak yumuşak kolesterolden oluşur ve protein içerir. Aterosklerozda sıkça görülen tıkayıcı plak ise mineralize kristaller içermektedir. Hassas plak tıkayıcı plaktan daha zayıf ve güçsüz bir lifli kapağın içinde bulunur, dolayısıyla kolaylıkla parçalanır. 

Vücut hassas plağa bir enfeksiyon gibi saldırır ve kapağa saldırıp enflame hale getiren kan hücreleri gönderir. Bu durumda parçalanmaya yatkınlığı hassas plağa ismini verir. Plağın içi güçlü pıhtılaştırıcılar içerir ve kana yayılırsa büyük ve ölümcül pıhtılar oluşturabilir. Bu da hassas plağın ölümcül olmasına sebep olur. 

Dr. Gordon'a göre, hassas plağın ve kalp hastalıklarında aldığı birincil rolün keşfi kalp krizlerinin ve cerrahi hastalardaki ölüm oranının neden önemli derecede azalmadığını açıklar. "Aynı zamanda kalp krizi ve felce karşı anında koruma sağlayabilen non-invaziv, takviye bazlı bir protokolün etkili olabileceği görülmektedir.”

Görülen ve Görülmeyen Plak
Hassas plak kavramı tıkanmış artere sahip olan bazı insanların kardiyovasküler hastalık semptomları yokken, ateroskleroz nedeniyle çok az tıkanma yaşayan ya da tıkanma olmayan bazı insanların neden kalp krizi geçirdiğini açıklamaktadır. "Tüm arteriyel plakların, vücudun arter duvarı hasarını onarmasının bir yolu olduğu düşünülmektedir'' der Dr. Gordon. Küçük yırtıklar stres, sigaranın etkileri ve diğer faktörlerin yol açtığı yüksek tansiyondan kaynaklanıyor olabilir. Bu yırtıklara tepki olarak kolajen, pıhtılaşmış proteinler ve diğer çeşitli maddeler kan dolaşımına salınır ve hasar görmüş bölgeye yapışarak trombositleri (pıhtılaşmaktan sorumlu özel hücreler) çeker. Plağın çekirdeğinde lökosit adlı bolca doku faktörü bulunduran ve güçlü bir pıhtılaştırıcı olan beyaz kan hücrelerinden üretilmiş yağ dolu hücreler bulunur. Çekirdek, lifli bir kapakla kan akışından ayrılır. Kapağın sağlamlığı plağın stabilitesini belirler.  

Vücut bir enfeksiyon olarak hassas plaktaki yumuşak kolesterolün oluşumunu tedavi etmeye eğilimli olduğundan, lifli kapağı yavaş yavaş tüketen metalloproteinazlar denilen enzimleri ve plağı tahrik eden mikrop önleyici kan hücrelerini serbest bırakır. ''Hassas plak arter duvarında muhafaza edilen ve kan akışından vücudun savunma mekanizması tarafından saldırıya uğrayan zayıf kapak aracılığıyla ayrılan güçlü pıhtılaşma maddelerinin öldürücü bir kombinasyonudur'' diye belirtir Dr. Gordon. Biyomekanik araştırmaların gösterdiği üzere normal bir kalp atışının baskısı bu plakları parçalamaya yeterlidir. 

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye