Kneipp Sağlık Sistemi - Araştırma ve Genel Kabul

Hidroterapi, herbalizm ve aerobik egzersizleri içeren bütünsel bir terapi sistemidir.

Kneipp Sağlık Sistemi

Kneipp sağlık sistemi, 19. yüzyılda yaşamış Bavyeralı bir rahip olan Sebastian Kneipp tarafından genel sağlık için geliştirilmiş holistik (bütünsel) bir sistemdir. Bu yaklaşım hidroterapi, herbalizm ve aerobik egzersizleri içerir. 

Günümüzde Kneipp fizyoterapi klasik bir natüropati biçimidir ve 5 temel ilke üzerine kurulmuştur:
  1. Hidroterapi: Hidroterapi sinirler, kan damarları ve iç organları uyarmak için sıcak ve/veya soğuk su kullanımını içerir. Bu terapi kapsamında banyo, kompresler ve su jetleri kullanılır.
  2. Fitoterapi: Bu bitki tedavisinde şifalı otlar banyo suyuna eklenebilir. Ayrıca terapi bitki suları, pastiller, çay veya merhemler, vb. gibi uygulamaları da içerir.
  3. Egzersiz tedavisi: Bu tedavi su ve bitki tedavilerinin etkilerini güçlendirmek için uzun yürüyüşler, jimnastik, tenis, bisiklet ve diğer ağır aktiviteleri içerir.
  4. Beslenme terapisi: Düşük-proteinli ve lifli bir diyet kullanılır. Ayrıca kilo kaybı, gut, diyabet veya metabolik sorunlar gibi rahatsızlıklar için de özel Kneipp diyetleri mevcuttur.
  5. Sağlıklı kalma: Kneipp programında hastalar, kendi doğal biyolojik ritimlerine uymaları için eğitilir. 
Sebastian Kneipp, 17 Mayıs 1821 tarihinde Stephansreid, Bavyera'da fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Önce babasının dokumacılık mesleğini yaptı ancak aslında bir papaz olmayı istiyordu. İyi kalpli bir papazın yardımlarıyla, yetişkin bir öğrenci olarak yüksek okula kabul edildi. Ancak beş yıllık yoğun çalışmaların ardından Kneipp, ağır akciğer tüberkülozuna yakalandı. O zamanlarda bu hastalık genellikle ölümle sonuçlanırdı fakat Kneipp, 1849 kış aylarında, buz tutan Tuna Nehri'ne haftada birkaç kez girme konusunda ilham aldığı hidroterapi hakkındaki bir 18. yüzyıl kitabına rastladı. Bu, kısa süreli soğuk su terapilerinin Kneipp'in bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olduğu görülüyordu çünkü tüberkülozu remisyon (belirtilerde geçici iyileşme) dönemine girmişti ve bu sayede Münih'te teolojik çalışmalarına devam etmeyi başardı. Münih’te okul arkadaşlarının bazılarını hidroterapi üzerine yaptığı deneylere katılmaya ikna etti.

Kneipp, 1852 yılında papazlık rütbesi aldı. Bu sıfatla, cemaatindeki yoksul insanların bazılarına yardım etmek için hidroterapi kullanmaya başladı. Yaklaşımını herbalizm, egzersiz ve diğer unsurları kapsayacak biçimde genişletti ve önceleri yaptığı soğuk su ile şok tedavisinin dozunu azalttı. Daha sonra, "Soğuk suyun çok sık uygulanmaması konusunda herkesi uyarıyorum,” şeklinde yazdı ve satırlarını şöyle sürdürdü; "Üç kere sistemimi yeniden düzenlemeye karar verdim ve tedavinin şiddetini yumuşattım, ardından bu şiddeti de, tekrar daha yumuşak bir seviyeye çektim.”

Sağlıklarına kavuşturmak için değil de, ölüm döşeklerinde son kutsama ayinlerini yapmak üzere çağrıldığı ağır hastalardan bazılarını kurtarmasıyla ünü ve itibarı daha da yayıldı. 1855 yılında Bavyera Alpleri eteklerinde bir köy olan Wörishofen'e atandı ve burası çok geçmeden bir şifa merkezi olarak uluslararası bir üne kavuştu. Kneipp, 1886 yılında yazdığı "Suyla Tedavi" ve 1889 yılında yazdığı "Yaşamalısınız" adlı iki popüler kitapta öğretilerini özetledi.

Tekniklerin savunucuları Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde Kneipp Dernekleri kurdu. Daha sonra Peder Kneipp'e, Papa XIII. Leo tarafından Monsenyör unvanı verildi. 17 Haziran 1897 yılında Wörishofen'de ölümünden sonra, sağlıklı yaşam tekniklerinin popülerliği de azalmaya başladı. Ancak 20. yüzyılın ikinci yarısında, hidroterapiye olan ilgi yeniden canlandı. 
Kneipp terapisinin savunucuları tedavinin bağışıklık sistemini güçlendirdiğine ve genel sağlığı iyileştirdiğine inanır. Almanya'da, özellikle varisli damarların tedavisinde kullanılır.
Hidroterapi sudan kaynaklanan enfeksiyonlar konusunda risk oluşturabilir; bu nedenle hastalar banyolarının ve benzeri tesislerin uygun şekilde muhafaza ve dezenfekte edildiğinden emin olmalıdır. Ayrıca, ciddi sağlık sorunları olan kişiler, bir egzersiz programına başlamadan önce mutlaka doktorlarına danışmalıdır. 

Yan etkiler, Kneipp terapisinde kullanılan bitkilere bağlı olarak değişebilir. Eğer bitkiler konusunda şüpheler varsa, bu konuda bilgili bir herbaliste danışmak en iyisidir. 
Başlangıçta, Kneipp tıbbi kuruluşlar tarafından şarlatan ilan edilerek reddedilmiştir. Hatta sahte doktorluk iddiasıyla bir kez mahkemeye de çıkarılmış ancak yargıç Kneipp'ın Alp köylerinde hekimlik yapmadığını öğrendikten sonra beraat kararı vermiştir. Kneipp günümüzde, natüropatlar tarafından natüropati disiplininin kurucusu olarak tanınır. Suyun faydaları, fizyoterapistler tarafından bilinir ancak Kneipp'in yöntemi veya diğer hidroterapi yöntemlerinin vücudun bağışıklık sistemini güçlendirdiğine dair şimdiye kadar çok az kesin kanıt elde edilebilmiştir. Almanların 1977 yılında yaptığı bir çalışmada, gönüllü, sağlıklı bir grup ile karşılaştırıldığında, Kneipp hidroterapisi görmüş hastalarda, protein ve bakteriyel antijenlere karşı bağışıklık sistemi reaksiyonların dikkate değer bir oranda ve daha yoğun olduğu tespit edilmiştir. Günümüzde tıp doktorları da hastaların sağlıklı bir yaşam için Kneipp reçetesinde yer alan kuvvetli egzersizlerin yanı sıra yüksek lifli diyetten yararlanmaları gerektiği konusunda hemfikirdir. 
Kneipp Sağlık Merkezi Bavyera Alpleri eteklerindeki Bad Wörishofen köyündedir. Burada, Kneipp terapisi kaplıcalar, doktorlar ve konuk evleri tarafından sunulur. Şifacılık eğitimi Sebastian Kneipp Fizyoterapi Okulu (Sebastian Kneipp School of Physiotherapy) tarafından verilir. Dünyanın diğer yerlerinde ise, Kneipp'in takipçileri, onun başlattığı teknikleri kullanarak kendi kendilerini tedavi etmektedir. 

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye