Meyve Suyu Terapisi - Kökeni

Çiğ meyve-sebze sularının tek başlarına veya diyete eklenerek tüketilmesidir.

Meyve Suyu Terapisi

Meyve suyu terapisi çiğ meyve veya sebze sularının tüketilmesidir. Kanser benzeri bir hastalık nedeniyle tedavi gören bir kişi, sağlıklı kalmak ya da bağışıklık sistemini güçlendirmek için önleyici olarak meyve-sebze suyu içebilir.

Yaygın olarak uygulanan üç meyve-sebze suyu terapisi öncelikle kişinin terapiyi uygulayacağı süre ile kişinin tedavisinde diğer unsurların yer alıp almayacağına göre birbirinden ayrılır. Bazı insanlar için, günlük yemek planına taze meyve-sebze sularının eklenmesi yeterlidir. Bazıları içinse sistemin temizlenmesi için birkaç gün süreyle bir sıvı perhizi gerekir. Meyve-sebze suları aynı zamanda, kanseri tedavi etmek iddiasıyla uygulanan Gerson terapisi diyetinin önemli bir bileşenidir. Bu tedavi genellikle bir klinikte 3 ila 8 haftalık bir konaklamayla başlar. Daha sonra tedavi evde devam eder ve 1 yıl kadar sürebilir. 

Meyve-sebze suyu tedavisi çiğ ürünün suyunu çıkarma kadar basit veya Gerson diyeti kadar karmaşık olabilir. Tedavilerin masrafı ve kişiye düşen yükümlülükler terapiye göre farklılık gösterir.

Bazı ülkelerde Gerson tedavisinin maliyetleri sigorta şirketleri tarafından karşılanmaktadır. Belirli bir hastalık için tedavinin bir parçası olarak terapötik meyve-sebze suyu perhizinin sigorta kapsamında olup olmadığını öğrenmek için kişi öncelikle sigorta şirketine danışılmalıdır.

Gerson Terapisi
Gerson terapisi başlangıçta Gerson tedavi kliniğinde uygulanmıştır. 1999 yılından bu yana, Meksika Tijuana'daki Oasis of Hope Hastanesi gibi birkaç tesiste lisanslı olarak uygulanmaktadır.

Gerson terapisi her saat başı taze sıkılmış meyve-sebze suyu içilmesine dayanır. Bir klinikte kişi bir gün boyunca çiğ havuç/elma ve yeşil yapraklı sebzelerin suyundan 13 bardak içer. Ayrıca organik olarak yetiştirilmiş gıdalardan hazırlanan vejetaryen öğünler tüketir. Tedavi sırasında, hasta kanını ve dokularını detoksifiye etmek amacıyla akşamları kahve lavmanı uygular. Oasis of Hope Hastanesi'nde bir gecelik konaklama oldukça pahalıdır ve sağlık sigortası kapsamında değildir.

Perhiz
Meyve-sebze suyu perhizi, natüropatik hekim gibi bir alternatif tıp uygulayıcısının denetimi altında yapılabileceği gibi, evde bir uzmanın rehberliği olmadan da uygulanabilir. Ayrıca program bir kanser tesisindeki tedavi planının bir parçası olabilir.

Başka bir meyve-sebze suyu terapisi seçeneği de, iki ya da üç gün süren kısa süreli bir arınma diyetidir. Popüler olan bu perhiz türü birkaç gün boyunca meyve ve sebze suyu tüketimini içerir. Bazı planlarda, bazı bitki çayları ve sularına da izin verilir. Perhizin başka bir türü ise pişmemiş meyve ve sebze yenmesini içeren çiğ gıda diyetidir. Savunucuları diyetin kalp hastalığı ve artrit gibi durumların tedavisinde yararlı olduğunu iddia eder.

Meyve-Sebze Suyu Sıkma
Meyve-sebze suyu sıkma, çiğ meyve veya sebzelerin suyunun çıkarılmasıdır. Terapinin uygulanabilmesi için öncelikle bir meyve sıkacağı, taze ürünler ve son olarak ürünlerin suyunun çıkarılması için zaman ayırmak gereklidir. Blender, meyve-sebze suyu elde etmeye yetecek kadar güçlü bir alet değildir. Katı meyve-sebze sıkacaklarının maliyeti ise 200 ile 2000 lira arasında değişebilir.

Meyve-sebze suları, sıkıldıktan sonra mümkün olduğunca çabuk tüketilmelidir. Saklandığı zaman, meyve-sebze suları besin değerlerinin bir kısmını kaybeder.

Yararlı Meyve-Sebze Suları

Çoğu kişi portakal suyunun C vitamini açısından zengin olduğunu bilir, diğer ürünlerin sularının ise başka birçok sağlık faydası olduğuna inanılır. Çeşitli meyve-sebze suyu seçimleri ve faydaları şunlardır:
  • 240 ml havuç suyu, günlük önerilen C vitamini alım miktarından 10 kat daha fazla C vitamini içerir.
  • Buğday çimi suyu da dahil olmak üzere pek çok taze meyve-sebze suları ülser için tüketilir. Ülser tedavilerinde, peptik ülser için çiğ patates suyu kullanılır. Duodenal ülser için ise çiğ lahana suyu, havuç ve kereviz suyu ile karıştırılabilir.
  • Cranberry (kızılcık), idrar yolu enfeksiyonlarının önlenmesine ve tedavisine yardımcı olur.
  • Karaciğeri uyarmak için pancar suyu seyreltilebilir.
  • Sarımsak kan basıncını ve kolesterolü düşürür.
  • Kavun suyu stres için tüketilebilir. 
Perhiz ve Meyve-Sebze Suyu Terapileri
Çoğu meyve-sebze suyu terapisinin iki bileşeni olan perhiz ve meyve suyu tüketimi, binlerce yıl öncesine dayanır. Perhiz ya da oruç aynı zamanda kutsal kitaplarda ve kadim el yazmalarında da tarif edilen dini bir gelenektir. Meyve-sebze suyunun tıbbi kullanımının izleri Hindistan'da binlerce yıl öncesine kadar sürülebilir. Bir şifa sistemi olan Ayurvedik tıbbın savunucuları meyve-sebze suyunun vücut dokularını kuvvetlendirdiğini belirtir.

Sonraki yüzyıllarda da insanlar meyve ve sebze yemenin faydaları olduğunu fark etmeye devam etmiştir. Meyve ve sebzelerin yararları üzerine pek çok folklor ve özdeyiş gelişmiştir. Havucun göz sağlığını iyileştirdiği söylenir ve bir özdeyişe göre "Günde bir elma doktoru uzak tutar.”  20. yüzyıl boyunca, meyve ve sebzeler şifa terapisinin önemli bileşenleri haline gelmiştir.

Gerson Meyve-Sebze Suyu Diyeti
1940'larda, bir Alman doktor olan Max B. Gerson, kendi migren baş ağrıları için meyve-sebze sularından yararlanarak bir tedavi geliştirdi. Bu terapiyi sonra daha da genişleterek migren, artrit, tüberküloz ve kanser teşhisi almış kişilere tavsiye etti. Diyet, vücut sistemindeki aşırı sodyumun bağışıklık sistemi, karaciğer, pankreas ve tiroid bezinin fonksiyonlarını bozacağı teorisine dayanmaktadır. Gerson böylece çiğ sebze ve meyve sularına odaklanan düşük tuzlu organik bir diyet geliştirmiştir. Diyet Gerson'un iddiasına göre, karaciğeri toksinlerden arındıran ve ağrı kesici besin takviyeleri içerir. Gerson, terapinin kendisi üzerinde işe yaradığını gördüğünde bunu hastalara da tavsiye etmiştir.

Meyve ve sebze suyu terapilerini destekleyenler, katı yiyeceklerle beslenmekten kaçınmanın vücudun kendini iyileştirme yetisini artırdığını iddia eder. Vücut kompleks, yüksek yağlı yiyecekleri sindirmek için zaman ve enerji harcamayacağından, bunun yerine şifaya odaklanabilir. Meyve-sebze suyu diyetlerinin vücudun toksinleri (zehirleri) atmasına yardımcı olabileceğine inanılır. Bu görüş, genellikle meyve-sebze suyu perhizinin desteklenmesine temel oluşturur.

Meyve-Sebze Suyu Sıkma
Terapinin bir başka türü de çiğ meyve ve sebzelerin suyunun çıkarıldığı sıkılmış meyve-sebze suyu terapisidir. 1970'lerden sonra, Jay Kordich gibi kişiler enerjiyi artırmak, kilo vermek ve diğer sağlık faydalarını sağlamak için taze meyve-sebze suyu içmeyi popüler hale getirdiler.

Kordich çeşitli meyve-sebze suyu tarifleri sunmuştur ve katı meyve sıkacaklarının satışını yapmıştır. Patates, elma, havuç ve maydanoz suyu gibi bir takım meyve-sebze sularını tanıtmıştır. Kordich kilo kaybı veya zindelikte artış gibi spesifik sonuçlar üretmeyi hedefleyen çeşitli tarifler vermiştir. Bilgi içerikli ticari reklamları ve sunumları aracılığıyla, onun ayak izlerini takip eden diğer insanların yanı sıra halk da meyve-sebze suları ve potansiyel sağlık yararları konusunda bilinçlenmeye başlamıştır. Meyve-sebze sularına artan ilginin bir sonucu olarak ise, öncelikle meyve-sebze suları satan bazı mağaza zincirleri kurulmuştur.
Araştırmalar taze meyve ve sebze bakımından zengin bir diyetin, kalp hastalığı ve diyabet gibi kronik hastalıkların riskini azalttığını göstermiştir. Bu diyetin ayrıca kanser riskini azalttığına inanılmaktadır. Çiğ sebze ve meyveler aynı zamanda vitamin, gıda enzimleri, mineraller, aminoasitler ve doğal şekerler içerir. Birkaç istisna dışında, bozulmalarını önlemek için meyve-sebze sularının pastörize edilmesi (ısıl işlemden geçirme) gerektiğinden, mağazalarda satılan ticari meyve-sebze sularında bu besinlerden bazıları değişmiş veya kaybolmuş olabilir. Ancak meyve-sebze suyu tedavisi savunucularına göre, taze meyve-sebze sularının yararları besin içeriklerinin de ötesindedir.

Meyve-sebze suyu terapilerinin savunucuları terapinin faydalarını araştırmaya devam etmektedir. 2002 yılında, Amerikan Kardiyoloji Koleji'ne bir hekim günde iki bardak portakal suyunun hipertansif hastalarda kan basıncını büyük oranda düşürdüğünü bildirmiştir. Aynı yıl İngiliz bir çalışmada cranberry (kızılcık) suyunun idrar yolu enfeksiyonları üzerindeki olumlu etkileri doğrulanmıştır.

Meyve-sebze suları Ayurvedik tıpta artrit, anemi ve kabızlık gibi koşullar için kullanılır. Ayrıca natüropatinin de "tüm vücut kürü” olarak bilinen bir bileşenidir. Bir natüropatik doktor artrit, kanser veya AIDS için tedavinin bir parçası olarak bir meyve-sebze suyu perhizi reçete edebilir. Meyve-sebze suyu perhizi destekçileri, bu sürecin vücudun hastalıkla mücadele etmesine yardımcı olan bir hormon salgılanmasını sağlayarak bağışıklık sistemini güçlendirdiğine inanır. Perhiz aynı zamanda hasta yeniden yemek yemeye başladığında, hekimin hastanın hangi gıdalara karşı hassasiyeti (alerjenler) olduğunu belirlemesine yardımcı olur.

Meyve-sebze suyu perhizi detoksifikasyon terapisinin de bir parçasıdır. Detoksifikasyon enzimleri uyararak, sindirim sistemini iyileştirerek ve vitamin ile minerallerin doğru dengesini sağlayarak vücuttaki toksinlerin birikmesini önlediği söylenen bir kanser tedavisi olan Gerson diyetinde yer alır. 
Gerson terapisi gibi herhangi bir tedaviye ya da perhize başlamadan önce kişinin mutlaka bir doktora veya beslenme uzmanına danışması önerilir. Kişinin bu perhizi yapmasının güvenli olup olmadığı konusunda ancak tıp uzmanları tavsiyede bulunabilir, ayrıca perhiz süresince de hastaya öneriler sunabilir.

Terapilerden herhangi birini uygulayan kişilerin tedavi nedeniyle ortaya çıkan sağlık sorunlarına işaret eden uyarı belirtilerini de takip etmesi ve bunları hekimleriyle tartışması gerekir. Uzun süreli perhiz tehlikeli olabilir ve olası bir sorunun belirtilerini bilmek ciddi sağlık sonuçlarını önlemeye yardımcı olabilir.  
Her türlü meyve-sebze suyu terapisi alırken bazı önlemlerin alınması gerekir. Meyve-sebze suyu sıkmak, meyve ve sebzelerde bulunan ve vücut için gerekli olan besinsel liflerin büyük çoğunluğunun kaybedilmesine neden olur. Bir yetişkin diyeti, günde 20-25 gr lif içermelidir, ağırlıklı olarak meyve-sebze suyu içeren bir diyete uyan bir kişi, diğer diyet lifi kaynaklarından mutlaka tüketmelidir.

Dikkat edilmesi gereken başka bir konu da havuç yeşillikleri, ravent yeşillikleri ve elma çekirdeklerinin toksik olabileceğidir. Dolayısıyla, bunların suyu kesinlikle sıkılıp tüketilmemelidir.

Bazı sağlık uzmanları perhiz sürecinin yorgunluk, halsizlik, anemi ve diğer durumlara neden olabileceği konusunda uygulayıcıları uyarır. Bazı sağlık uzmanları da perhizin güvenli olduğuna inanır ancak hamile kadınlar, diyabetik kişiler ve ülseri ya da kalp rahatsızlığı olan kişiler tarafından yapılmaması gerektiği konusunda da uyarıda bulunur. Bazı durumlarda perhizin bir tıp doktorunun veya bir uygulayıcının denetimi altında yapılması da tavsiye edilebilir.

Taze meyve ve sebze suyunun tüketilmesine ilişkin bir diğer potansiyel sorun da, bunun önemli miktarda şeker alınmasına neden olabilmesidir. Bazı kişilerde bu yüksek şeker alımı, ani enerji artışına ve ardından enerjide ani bir düşüşe neden olur. Her ne kadar sebze-meyve suları içmek, kişinin günlük meyve ve sebze ihtiyacını karşılasa da, aşırı tüketilmesi kilo almasına ve tip 2 diyabet riskinin artmasına neden olabilir.

Gerson diyetini eleştirenler diyetin dehidrasyon, elektrolit dengesizliği, kabızlık, enfeksiyon, hastalığa karşı vücut direncinin zayıflaması, aşırı kilo kaybı, kolon iltihabı ve hatta bazı durumlarda ölüm de dahil birçok tehlikeli yan etkiye neden olduğunu söyler. Kanser tanısı almış bir kişi Gerson tedavisini kesinlikle kemoterapi gibi geleneksel kanser tedavilerinin yerine almamalıdır.

Bugün dünyada sadece iki lisanlı Gerson merkezi vardır; bunlardan biri Tijuana, Meksika'daki 10 yataklı klinik, diğeri ise Kaliforniya'daki 3 yataklı kliniktir. 

Perhizin yan etkileri arasında kilo kaybı, zihin bulanıklığı, yorgunluk, elektrolit dengesizliği, kabızlık, ishal ve dehidrasyon yer alabilir. Gerson tedavisinde, ishal ve bulantı iyileşme sürecinin bir parçası olarak kabul edilir. Tedavi sırasında, kişi grip benzeri belirtiler, iştah kaybı, halsizlik ve baş dönmesi de yaşayabilir. Diğer yan etkiler arasında uçuklar, terleme, vücut kokusu, intestinal kramplar ve tümörlerde ağrı yer alabilir. 
Gerson diyeti oldukça tartışmalıdır. Savunucuları, tedavinin etkinliğinin kanıtı olduğunu iddia ettikleri bazı çalışmalar öne sürer. Tıp camiası ise bu çalışmaları tekrarlanabilir olmayışlarını, çok az denek içermelerini ve diğer bazı metodolojik sorunları gerekçe göstererek eleştirmiştir. Amerikan Kanser Derneği'ne göre, mevcut bilimsel kanıtlar Gerson tedavisi uygulayıcıları tarafından yapılan sağlık iddialarını desteklememektedir. Gerson diyeti ABD Ulusal Kanser Enstitüsü tarafından, tıbben kanıtlanmamış ve güvensiz olarak sınıflandırılmıştır.

Hem alternatif hem de geleneksel tıp uygulayıcıları bol miktarda çeşitli meyve ve sebze içeren bir diyetin yararlı olduğunu kabul eder. Ayrıca meyve-sebze sularının tüketilmesi, dengeli ve sağlıklı bir beslenme planının parçası olarak, diyete meyve ve sebze eklemek için mükemmel bir yol olabilir. Bununla birlikte, özellikle uzun süreli olan perhizler, genel anlamda faydalı olarak kabul edilmez ve birçok sağlık uzmanı insanları bu perhizlerin potansiyel tehlikelerine karşı uyarır.

Eğitim ve Sertifikasyon
Her ne kadar meyve-sebze suyu terapisi üzerine resmi bir eğitim olmasa da, terapinin uygulayıcıları başka disiplinler üzerine eğitim ve sertifika sahibi olabilir. Natüropatik doktorların veya tıp doktorlarının tıp eğitimi vardır. Gerson kliniklerinde çalışan personel Gerson terapisi eğitimi almıştır. Eğitimli bir beslenme uzmanı veya diyetisyen diyete daha fazla meyve ve sebze dahil edilmesi için sebze-meyve suyu önerebilir. Gerson kliniklerinde çalışan personel bu terapi üzerine de eğitimlidir. 

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye