Evcil Hayvan Terapisi - Kökeni

Evcil hayvanlar yardımıyla hastalarda fiziksel, sosyal, bilişsel ve duygusal hedeflere ulaşmak amaçlanır.

Evcil Hayvan Terapisi

Evcil hayvan terapisi olarak da bilinen hayvan yardımlı terapi, hastalarla birlikte fiziksel, sosyal, bilişsel ve duygusal hedefleri gerçekleştirmek için eğitimli evcil hayvanların ve eğiticilerin kullanılmasıdır. Evcil hayvan terapisinin nasıl uygulanacağı hastanın ihtiyaç ve kabiliyetlerine göre belirlenir. Köpekler en yaygın başvurulan terapi hayvanlarıdır, ancak uygun biçimde korunabilir ve eğitilebilirlerse kediler, atlar, kuşlar, tavşanlar ve diğer evcil hayvanlar da kullanılabilir. Kapalı yerde tutulan hastalar için, eğer hasta da istekliyse ve hayvanlara alerjisi yoksa, küçük hayvanlar yatağına getirilebilir. Terapötik plan, iletişimi ve ufak motor becerileri geliştirmeyi amaçlayan basit bir etkileşimi ya da hastanın idrakını geliştirmek için eğitim içerikli gösterileri içerebilir. Eğer hasta yürüyebiliyor ya da dolaşabiliyorsa, daha fazla seçenek mevcuttur. Hastalar küçük hayvanlar ile birlikte dışarıda yürüyüşe çıkabilir veya çiftlik hayvanlarına nasıl bakım yapacaklarını öğrenebilir. Bu aktivitelerden her ikisi de güveni ve motor becerileri artıracaktır. Ata binme son günlerde çok büyük terapötik popülerlik kazanmıştır. Denge, gövde kontrolü ve diğer beceriler üzerinde çalışma fırsatı verir. Yürüme güçlüğü çeken ya da hiç yürüyemeyen çoğu hasta büyük bir hayvanla etkileşime geçmekten ve onu kontrol etmekten büyük duygusal yarar sağlamaktadır. Bu hizmetin gönüllüler tarafından verilmesinin bir avantajı maliyet ve sigortanın söz konusu olmamasıdır.

Hayvanlardan refakatçi olarak yararlanmanın tarihi yüzyıllar öncesine, belki de tarih öncesi zamanlara dek uzanır. İlk terapötik kullanım Belçika’nın Gheel şehrinde, 9. yüzyılda başlamıştır. Bu şehirde, çiftlik hayvanlarına bakıcılığı öğretmek, engelli insanlar için tasarlanmış yardımlı yaşam programının uzun zaman boyunca önemli bir parçası olmuştur. Hayvan yardımlı iyileşmenin Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ilk kullanımı ise psikiyatrik hastalar için olmuştur. Terapi hayvanlarının ortaya çıkışı hem çocuklarda hem de yetişkinlerde, akıl sağlığı konusunda faydalı etkiler yaratmıştır. Hayvan terapisinin okul ve hapishanelerle birlikte hastaneleri, huzurevlerini ve ayakta hasta bakım programlarını da içerecek şekilde çok çeşitli terapötik oluşumlarda, daha resmi bir biçimde uygulanması yalnızca son birkaç on yıla dayanır.
Çalışmalar bir evcil hayvanla fiziksel temasın yüksek tansiyonu düşürdüğünü ve kalp krizi geçirmiş kişilerin hayatta kalma oranlarını artırdığını göstermiştir. Aynı zamanda bir hayvanı okşamanın endorfin salgılanmasına neden olduğuna dair kanıtlar da mevcuttur. Endorfinler ağrı tepkisini baskılayan kimyasallardır. Bu faydalar evcil hayvan sahipliğinden elde edilebileceği gibi terapötik hayvanların ziyaret edilmesiyle de sağlanabilir. Terapi hayvanlarının yardımıyla pek çok beceri kazanılabilir veya geliştirilebilir. Hastanın rehabilitasyonu, bir köpekle birlikte yürümek ya da koşmak veya hayvanın bulup getirmesi için birtakım cisimler fırlatmak gibi aktivitelerle teşvik edilebilir. Hayvanı okşama, tımarlama ya da besleme ile uygun motor beceriler de geliştirilebilir. Hayvanın sözlü ya da fiziksel komutlara cevap vermesiyle hastanın iletişimi de desteklenebilir. Terapi hayvanları veya geçmişteki evcil hayvanlar üzerine yazma ya da konuşma da bilişsel becerileri ve iletişimi geliştirir. Hayvanın, hastanın hayatına ya da terapisine yaratıcı biçimde dahil edilmesi hastanın konforunda, gelişiminde ve iyileşmesinde çok büyük değişiklikler meydana getirebilir.
Evcil hayvan terapisi yalnızca hasta ile etkileşime geçen herhangi bir evcil hayvanla sınırlandırılamaz. Gönüllüler ve onların hayvanlarını eğitmek için gereken standartlar, hasta için güvenli, pozitif bir deneyim sağlanması için hayatidir. Eğitilen gönüllüler, hastalar için amaçların belirlenmesi ve ilerleme kayıtlarının tutulması için diğer tıp profesyonelleriyle birlikte nasıl çalışacaklarını anlamalıdır. Uygun biçimde eğitilen hayvanlar insanlarla, diğer hayvanlarla ve tıbbi ekipmanla iyi kaynaştırılmalıdır. Hayvanların terapi bölgesinde yer alan yiyecek ve kokulardan etkilenmemeleri, uygun olmayan nesneleri çiğnememeleri ve kendi bölgelerini işaretlememeleri sağlanmalıdır. Terapi içinde yer alan hayvanlar bir tür mali sorumluluk sigortası ile sigortalanmalıdır.
Evcil hayvan terapisinin yararlarını destekleyen araştırma bulguları zayıf olmasına karşın terapi görenler tarafından aktarılan öyküler ile bu terapi geniş ölçüde desteklenmektedir. Her ne kadar hastaların gelişimine yardımcı olma potansiyeli ile bir terapi olarak tıp çalışanlarına pek güven vermiyor olsa da, bazı enstitüler en azından hastaları neşelendirmek ya da rahatsızlıklarından uzaklaştırmak için buna izin vermektedir.

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye